Tuğba Altıntop’a köpek saldırdı! ‘Sokak hayvanları toplatılsın’ kampanyası ikiye böldü – Posta

Son zamanlarda Türkiye’nin dört bir yanından başıboş köpek saldırısı haberleri gündeme geliyor. Toplumsal medyada paylaşılan görüntülerinin arkasından ‘köpekler toplatılsın‘ diyenler de var rehabilite edilecekleri merkezlerin eksikliğine dikkat çekenler de. 

ESKİ MANKEN TUĞBA ALTINTOP KÖPEK SALDIRISINA UĞRADI

Son olarak eski manken ve müzisyen Tuğba Altıntop, dostlarıyla beraber gittiği Şile’de bir köpeğin saldırısına uğradı. Yüzünden yaralanan ve kanlar içinde kalan Altıntop hastaneye götürüldü. Tuğba Altıntop’un göz altına ve çenesine dikiş atıldı.

BOLU VALİLİĞİ’NDEN KARAR:  10 GÜNDE SAHİPLENDİRİLEMEZSE GERİ BIRAKILACAK

Bolu Valiliği, sahipsiz köpeklerin en süratli şekilde geçici hayvan bakımevine götürülmesine ve 10 gün içinde sahiplendirilmezse alındığı ortama geri bırakılmasına karar verdi.

Bolu Valiliği tarafınca sahipsiz hayvanlar için meydana getirilen görüşmede alınan kararlar şu şekilde:

Sahipsiz ve güçten düşmüş kedi ve köpeklerin en süratli şekilde geçici hayvan bakımevine götürülmesi için lüzumlu iş ve işlemlerin ilgili kurumlarca yürütülmesine,

-Geçici hayvan bakımevi bulunan Bolu Belediyesince sahipsiz kedi ve köpeklerin kısırlaştırma, aşılama, işaretleme çalışmalarına aksatılmadan devam edilmesine,

-Geçici hayvan bakımevlerinde 10 gün süre ile lüzumlu duyurular yapılmasına karşın sahiplendirilmesi yapılamayan hayvanların alındığı ortama geri bırakılmasına, bu ortamlarda besleme odaklarının kurulmasına kurulan besleme odaklarının takibinin yapılması ve yetersiz görülmesi halinde yeni besleme odaklarının kurulmasına ilişkin kararlar oy birliği ile alınmıştır.

 HAYKADER BAŞKANI REHABİLİTE MERKEZLERİNİN EKSİKLİĞİNE DİKKAT ÇEKTİ

Hayvan Yaşamına Katkı ve Koruma Derneği (HAYKADER) Başkanı Arzu Erdoğral ‘Öldürmek, zehirlemek çözüm değil. Kaldı ki buna hakkımız yok’ dedi. 

Erdoğral, tabiat ananın dengesi bozulursa fazlaca büyük sorunlarla karşı karşıya kalınacağı uyarısını yapmış oldu. Erdoğral, hayvanların yaralandığında tedavi edilecekleri, rehabilite edilecekleri merkezlerin eksikliğine dikkat çekti.

“HAYVANLARI ÖLDÜRÜNCE HER YERİ FARE BASTI”

Avustralya’da hayvanların öldürülmesinin arkasından her yeri fare basmış olduğu örneğini veren Erdoğral, ‘itlaf, zehirleme yada uyutmanın’ umar olmadığını altını çizdi.

Erdoğral bazı ülkelerin, ‘kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat’a geçtiğini söylemiş oldu.

Hayvanların yaralandığında tedavi edilecekleri, rehabilite edilecekleri merkezlerin eksikliğine de dikkat çeken Erdoğral, mahalli yönetimlerin görevini yeteri seviyede yapmadığını savundu.

Peki çözüm ne olabilir? Avrupa ülkeleri sorunla ilgili iyi mi bir yöntem buldu?

HOLLANDA’DA SOKAKLARDA HAYVAN YOK

Hollanda Hayvanları Koruma Derneği – ilk hayvan koruma kurumu – 1864’te Lahey’de kuruldu. Ülkede o zamanlardan beri köpeklere tasma ve ağızlık takma zorunluluğu şeklinde kurallar getirildi.

2019 senesinde ülkede yürürlüğe giren uygulamayla Hollanda, sokaklarında köpek bulunmayan ilk ülke oldu. Habertürk’ün haberine bakılırsa, Hollanda’da hayvan haklarının korunmasına ilişkin etkinlik gösteren Landelijk InformatieCentrum Gezelschapsdieren (LICG) isminde sivil cemiyet kuruluşu, ‘Hakikaten sokaklarda köpek yok’ açıklamasında bulunmuş oldu. 

Hollanda Ziraat, Tabiat ve Besin Kalitesi Bakanlığı Hayvan Hakları Sözcüsü Lisa Gaster ise “Hollanda’da sokak köpeği yok zira derhal bir yerde fark ediliyorlar, yakalanıyorlar ve bir barınağa götürülüyorlar. Belediyeler, sokak köpeklerine (yada kedilerine) minimum iki hafta bakmakla yasal olarak görevli. İki hafta sonrasında mesuliyet barınaklara geçiyor.

Sokak köpekleri (yada kediler) onları fark eden insanoğlu tarafınca rapor ediliyor ve bulunan hayvan uzman bir şahıs tarafınca barınağa götürülüyor.

“ÇİP TAKMA ZORUNLULUĞU GETİRİLDİ”

Hayvanların iyi mi tutulması gerektiğine dair kurallar koyan genel bir ‘hayvan refahı’ yasamız var. Ek olarak 2013 senesinde köpek sahiplerinin köpeklerine çip takma zorunluluğu getirildi. Çipi olan köpek, dolaşmaya çıkarsa yada kaybolursa çip yardımıyla hızlıca bulunuyor. Sadece çipi yoksa da insanoğlu yardımıyla bu problem çözülüyor.” dedi.

ALMANYA’DA DA SOKAK KÖPEĞİ GÖRMEK MÜMKÜN DEĞİL

Almanya’da da Hollanda kadar olmasa da sokak köpeği görmek mümkün değil. Ülkedeki yasal düzenlemeye bakılırsa, sokakta sahipsiz hayvan kabul eden bir kişinin, barınağa, veterinere ya da polise bu durumu bildirmesi gerekiyor.

“Havyan Koruma Yasası” ile hayvanlara iyi mi davranılacağı, hayvanların iyi mi barınması gerektiği koruma altında.

Almanya’da evcil köpek besleyenler 72 ila 186 avro içinde köpek vergisi ödemek zorunda. Eğer köpek ‘tehlikeli”‘köpek türleri içinde yer alıyorsa bu vergi daha da yükselebiliyor. Tehlikeli tür ya da dövüş köpeklerinin dışarıda dolaştırılırken ağızlık takılması ise mecburi.

Sahiplerin, hayvanları sokağa bırakması yasak.

FRANSA’DA YASALAR EVCİL HAYVANLARI KORUYOR

Fransa’da ise yasalar bir tek evcil hayvanları koruyor. Evcil bir hayvana istismarda bulunan kişilere üç yıl hapis ile para cezası veriliyor.

Hayvanı sokağa terk etmenin cezası da aynı şekilde.

İTALYA’DA KÖPEK KULÜBELERİ HER ZAMAN DOLU

Save the Dogs kurumu tarafınca meydana getirilen açıklamaya bakılırsa, İtalya’da, bilhassa Cenup’de, köpek kulübeleri daima dolu ve devletin sokak köpeklerini kısırlaştırma ve azaltma politikası yok. İspanya şeklinde öteki ülkelerde, köpekler yarış için sömürülüyor ve sonrasında terk ediliyor.

EN YÜKSEK SAHİPLENME TALEPLERİ KUZEY AVRUPA’DA

Şimal Avrupa devletlerinde durum fazlaca daha iyi, en büyük sahiplenme talepleri oradan geliyor.

HAYVANLARI EN ÇOK KORUYAN ÜLKE

Hayvanların en fazlaca refah içinde yaşamış olduğu ülke Lüksemburg. Lüksemburg’u sırasıyla İngiltere, Avusturya, Çekya, Belçika, Hırvatistan, İsveç, Hollanda, Bulgaristan ve İsviçre takip ediyor.

ROMANYA ONAY VERMİŞTİ

Romanya parlamentosu sokak köpeklerinin itlafına onay verdi. Kararda, “Sokaklardan toplanmalarının arkasından iki hafta içinde kimsenin sahiplenmediği sokak köpekleri itlaf edilecektir” denildi.  BBC’nin 2013’te gösterilen haberine bakılırsa, bu karar Bükreş parlamentosunda 20 “çekimser” ve 23 “hayır” oyuna karşılık 226 “evet” oyuyla kabul edildi.