Almanya’nın başkenti Berlin’den sonrasında en büyük şehri olan Hamburg, Elbe Nehri’nin huni şeklindeki uzun halicinin başlangıcında yer alır. Konumu, deniz ile Almanya’nın iç su yolları ve sayısız ada ağı içinde mühim bir bağlantı olmasını sağlar.
Kent en fazlaca meşhur liman bölgesi Hamburg Limanı ile tanınır. Hamburg, mühim bir ulaşım merkezi olmasının yanı sıra, Avrupa‘nın en mühim kültür ve tecim merkezlerinden biri ve hem de mühim bir gezim merkezi haline geldi.
Hamburg Gezilecek Bölgeler Sıralaması – En İyi 10 Yer
Eski Hamburg’un yüzyıllarca devam eden yangınlardan ve savaşlardan sağ çıkabilen tek parçası olan dar, kıvrımlı Deichstrasse, şehrin geçmişine dair bir düşünce verir. 19. yüzyıldan kalma depolardan ve 21. yüzyıldan kalma liman komplekslerinden fazlaca ilkin inşa edilen cadde, şehrin Hansa geçmişine bir bakış sunuyor. Hansa Birliği, 11. yüzyıldan 18. yüzyıla ve hatta 19. yüzyıla kadar Baltık ve Şimal Atlantik süresince bağımsız liman şehirleri ve tüccarların bir ortaçağ birliğiydi. Kendine özgü mimarisi, Baltık Almanya’sında bulunur.
Deichstrasse sizi direkt şehrin birçok kanalından birinin üstündeki bir köprüye götürür. Hansa’nın gücünün azalmasından birkaç yüzyıl sonrasında inşa edilen devasa tuğla depolar, kanalın kenarları süresince bir kanyon oluşturur.
İkinci bir yaya köprüsü, 19. yüzyıldan kalma neo-Hansa tuğlasının çarpıcı bir karışımında eski ve yeni karışımın uygar çelik ve cam apartmanlarla, balkonlarının çekici kafeler üstünde çıkıntı yapmış olduğu, göz kamaştırıcı ve göze çarpan bir halde yer almış olduğu en sıcak yeni mahalle olan Hafencity’ye açılıyor. vintage yelkenli gemilerle göz göze. Hamburg’da yapılacak en garip şeylerin bir çok bu liman bölgesinde.
İşte Hamburg gezilecek bölgeler listenize ekleyebileceğiniz en popüler gezinsel noktalar ;
1. Miniatur Wunderland

Kendi kendini dünyanın en büyük model demiryolu olarak tanımlayan 10.000 metrekareyi aşan Miniatur Wunderland, dünyanın dört bir tarafındaki ziyaretçileri Cenup Almanya, Hamburg, ABD, İskandinavya, İsviçre ve Venedik dahil olmak suretiyle minyatür boyutlu ülke ve şehirlerin modellerini hayranlıkla seyretmeye götürüyor. Dokuz değişik bölümde 1.000’den fazla tren, 130.000 ağaç ve ortalama 250.000 figür bulunmaktadır.
Saatler günden güne değişse de Wunderland her gün açıktır. Biletler yetişkinler için 15 Euro (ortalama 17 $), 15 yaş ve altı için 7,50 Euro (ortalama 8 $) tutarındadır. Lüzumlu bina ve teknoloji hakkında düşünce veren saatlik rehberli turlar ek bir ücret karşılığında mevcuttur. Uzun bir kuyrukta beklemek zorunda kalmamak için biletlerinizi evvelinde internetten ayırtmayı düşünün.
2. Elbphilharmonie

Sidney’in opera binasıyla kıyaslandığında çarpıcı bir mimari harikası olan Elbphilharmonie, Pritzker Mimarlık Ödüllü İsviçreli mimarlık şirketi Herzog & de Meuron (*10*) tasarlanan bir konser salonu ve performans alanıdır. 2016 senesinde açılır açılmaz dalgalı çatısı ve cam cephesi yardımıyla anında mimari bir simge haline geldi. Her neyse ki, çarpıcı alanın tadını çıkarmak için bir şov biletine ihtiyacınız yok.
Plaza her gün sabah 9’dan gece yarısına kadar açıktır. Elbphilharmonie’ye Baumwall ve Überseequartier dahil olmak suretiyle birçok U-Bahn istasyonu üstünden ulaşabilirsiniz. Yaklaşan konserlerin ve etkinliklerin bir listesini görmek için mekanın resmi internet sayfasını ziyaret edin.
3. Alter Elbtunnel

Alter Elbtüneli (Eski Elbe Tüneli, St. Pauli Elbe Tüneli olarak da bilinir), Elbe Nehri’nin altından geçen bir yaya, bisiklet ve (otomobillere izin verilmese de) bir sürücü tünelidir. Hamburg’un merkezini nehrin cenup tarafına bağlar. 1911’de oluşturulan tünel, Landungsbrücken ve Steinwerder iskeleleri içinde bağlantı yolu olarak liman ve tersane çalışanlarına hizmet etmek için inşa edildi. 1970’lerde “yeni” Elbe tüneli açıldığında gezinsel bir çekicilik merkezi haline geldi.
Tünel 24 saat süresince yayalar ve bisikletliler için parasızdır ve kesinlikle Hamburg gezilecek yerler sıralamasında olması ihtiyaç duyulan çekicilik merkezlerinden biri.
4. Hamburger Kunsthalle (Hamburg Sanat Galerisi)

Almanya’nın en büyük sanat müzelerinden biri (ve sergi alanı açısından en büyüklerinden biri) olan Hamburger Kunsthalle, hem eski hem de yeni olmak suretiyle geniş bir fotoğraf ve heykel koleksiyonuna haizdir. Kalıcı koleksiyon, sekiz yüzyıldan kalma sanatı kapsar – bazı parçalar Orta Çağ’a kadar uzanır. Çağıl ve uygar bölümlerde Andy Warhol, Max Beckmann ve Bruce Nauman benzer biçimde sanatçılar temsil ediliyor; eski bölümlerde, Rembrandt ve Anthony van Dyck’in eserlerinin yanı sıra Alman Duygusal ressamların meşhur eserlerinden oluşan bir koleksiyon bulacaksınız.
Hamburger Kunsthalle, ilk olarak 1850’de saygı duyulan bir sanat salonu olarak kurulan Hamburg’un ana sanat müzesidir. Kunsthalle’nin kalıcı koleksiyonları, 14. yüzyıla ilişkin Şimal Almanya resmine ve 16. ve 17. yüzyıla ilişkin Hollandalı, Flaman ve İtalyan sanatçıların tablolarına odaklanmaktadır. İlki hem de Chilehaus ile meşhur Fritz Schumacher tarafınca tasarlanan 1869, 1921 ve 1997’den kalma üç binadan oluşmaktadır. Buradaki dikkate kıymet tablolardan birkaç örnek, Caspar David Friedrich’in Sis Denizinin Üstünde Seyyah ve Edvard Munch’un Madonna’sıdır.
5. St. Michael’s Church

Hamburg’daki birçok kilisenin en ünlüsü olan St. Michael’s (Hauptkirche Sankt Michaelis) 1750-1762 yılları aralığında Barok tarzında inşa edilmiştir ve şehrin en mühim simge yapılarından biridir.
Bu katolik kilisesini ziyaret ederken yapılacak en iyi şeylerden biri, mahalli olarak “Michel” olarak malum 132 metre yüksekliğindeki kulesine çıkmaktır. Merdivenler ve asansörle erişilebilen kulenin seyretme platformları, şehrin ve limanın muhteşem panoramik manzarasını sunar.
Hamburg’un en büyük kilisesi olan St. Michael’s, aslen aynı noktada inşa edilen üçüncü kilisedir ve 1912’de inşa edilmiştir. Ziyaretçiler, beş değişik organını, 65 metrelik sunakını, mahzenini ve görkemli kilisesini görmek için zamanı kiliseye akın eder. Kilisenin kulesinin ortalama 350 metre yüksekliğindeki gözlem güvertesinden güzel manzaralar sunması da kilisenin en güzel yanı. Almanya’nın en büyük saat çanına ev sahipliği icra eden kilisenin 433 metre yüksekliğindeki kulesi şehrin her yerinden görülebilir.
6.Hamburg Belediye Binası

Rathaus (Belediye Binası) büyüktür – Londra’nın çok önemli Buckingham Sarayı’ndan daha büyüktür – ve gezginlere bakılırsa Hamburg’daki en iyi gezinsel yerlerden biridir. Venedik’teki Piazza San Marco’dan esin alan bir meydanda yer edinen neo-rönesans binasının heybetli dış cephesi, Hamburg’un belediye meclisi ve eyalet hükümet yetkilileri tarafınca doldurulan lüks bir iç mekana açılıyor.
İngilizce turlar ortalama 45 dakika sürer ve tesiste bulunan 647 odanın yalnız bir kısmı olan heybetli devlet odalarının yanından geçer.
Hamburg’daki Rathausmarkt’ın merkezinde görkemli Belediye Binası yada Rathaus duruyor. Borsa’nın (Börse) bitişiğindeki bu büyük, özenle dekore edilmiş Neo-Rönesans binası 1897’de tamamlandı ve bir çok şehrin senelik Uzun Müzeler Gecesi etkinliği için halka oluşturulan 647 odadan oluşuyor.
Dikkate kıymet özellikler içinde, Alman ticari gemiciliğinin önemini gösteren Kaisersaal’daki görkemli boyalı tavan bulunmaktadır. Rehberli turlar ve mahalli yönetimi iş başlangıcında gözlemleme fırsatları mevcuttur.
Rathaus’tan Hamburg’un başlıca alışveriş ve iş bölgesi olan geniş Mönckebergstraße, bir katedral ve 133 metrelik çan kulesiyle dikkat çeken tuğla Hansa mimarisinin güzel bir örneği olan 14. yüzyıldan kalma Aziz Petrus Kilisesi’nin yanından geçmektedir.
7. Speicherstadt

Speicherstadt’ın (Depo Bölgesi) kırmızı tuğlalı binaları, limandaki teknelerden taze taşınan kahve, baharat, ipek benzer biçimde şehrin ithalatını barındırıyordu. 2015 senesinde Speicherstadt, Almanya’nın 40. UNESCO Dünya Mirası Alanı oldu. Bugün bu bölge, çoğunlukla 1883 ile 1920’lerin sonları içinde inşa edilmiş ve yürüyerek görülmesi keyifli neo-Gotik binalarla dolu. Bölgede Miniatur Wunderland ve Internasyonal Denizcilik Müzesi de dahil olmak suretiyle birkaç çekicilik merkezi olmasına karşın, çoğunlukla fotoğraf çekimleri ve pitoresk bir yürüyüş arayan ziyaretçileri cezbeder. Popüler fotoğraf noktaları içinde Holländischer Birdge’ün sonundaki Wasserschloss (yada “su kalesi”) ve eski bir gümrük kabini olan Fleetschlösschen yer alır.
8. Reeperbahn

Hamburg’un Reeperbahn’ı bir zamanlar Amsterdam’ın Red Light District’iyle cinsellik ticaretinde rekabet ediyordu, sadece süre değişti (birazcık). St. Pauli’de bulunan Reeperbahn, cinsellik dükkanları, striptiz şovları ve genelevlerle dolu koridoru ile meşhur bir gece yaşamı merkezidir, sadece dalış barlarından Beatles anıtına kadar birçok X sınıfı olmayan aktivite ve gezinsel yer vardır.
St. Pauli, kulüpleri, barları, tiyatroları ve müzik mekanları ile devasa canlı müzik ortamıyla artık daha fazlaca bilinmektedir. Eylül ayındaki senelik Reeperbahn Festivali, canlı müzik dinlemek için ortalama 25.000 kişiyi bir araya getiriyor. Reeperbahn, her ne kadar çocuklu ailelerin tercih edebileceği bir yer olmasa da, öteki gezginlerin Hamburg gezilecek bölgeler listesine ekleyebileceği popüler bir yer.
9. International Maritime Museum
Eski bir depoda bulunan Internasyonal Denizcilik Müzesi, binlerce model vapur de dahil olmak suretiyle çarpıcı sayıda sergi, yapıt ve daha fazlasıyla dokuz kat süresince 3.000 senelik denizcilik geçmişine bir bakış sunuyor
En kıymetli parçalarından biri, Hollanda’da basılan ilk deniz atlası olan 1657 tarihindeki “Atlantis Majoris”in bir kopyasıdır. Öteki sergiler içinde dünyanın dört bir tarafındaki donanmalardan alınan madalyalar ve üniformalar, ticari ve yolcu taşımacılığı sergileri ve tanınmış denizcilik ressamlarının eserleri yer ediniyor. Devasa müzenin üstesinden gelmenin bir yolu, İngilizce olarak sunulan ve sırasıyla 70 Euro (ortalama 77 $) ve 80 Euro (ortalama 88 $) tutarındaki 60 yada 90 dakikalık bir tura katılmaktır. Sesli kılavuzlar da fazlaca daha düşük bir maliyetle mevcuttur.
Müze her gün saat 10.00’dan itibaren açıktır. akşam 6’ya kadar Giriş tutarı 17 yaş ve üstü yetişkinler için 13 Euro (ortalama 14 $), öğrenciler için 9,50 Euro (ortalama 10,50 ABD Doları). Sesli rehberler ek 3,50 Euro’ya (ortalama 4 $) mal oluyor. Internasyonal Denizcilik Müzesi de Hamburg gezilecek bölgeler listenize ekleyebileceğiniz en popüler çekim merkezlerinden bir tanesi.
10.Hamburg Hayvanat Bahçesi

Tierpark Hagenbeck (yada Hamburg Hayvanat Bahçesi) Hagenbeck ailesine aittir; 1907’de hayvanat bahçesini kuran Carl Hagenbeck, Jr. yırtıcı bir hayvan tüccarıydı. Yeniliklerinden biri, günümüzde hala kullanılan bir uygulama olan hayvanları kapatmak için kafesler yerine hendekler kullanmaktı.
Bugün ziyaretçiler hayvanat bahçesinde Avrupa’nın en büyük fil sürülerinden biri de dahil olmak suretiyle binlerce hayvanla karşılaşabiliyor. Hususi bir not, Nil timsahları ve ortalama 13.000 balık dahil 14.300’den fazla hayvandan oluşan suni bir yaşam alanı olan dört seviyeli Tropik Akvaryum’dur. Öteki ilgi çekici yerlerin yanı sıra çeşitli restoranlar, çocuklar için oyun alanları, beslenme gösterileri ve bir rekreasyon parkı da bulunmaktadır.
Saatler mevsime bakılırsa değişse de, hayvanat bahçesi her gün sabah 9’dan akşam 4:30’a kadar açıktır. Akvaryum her gün sabah 9’dan akşam 6’ya kadar açıktır. Biletler yetişkinler için 22 avro (ortalama 24,50 dolar), 4 ila 16 yaş arası çocuklar için 17 avro (ortalama 19 dolar); 3 yaş ve altı çocuklar parasız girer. Akvaryuma erişmek için ayrı biletler satın almanız gerekecek. Hem hayvanat bahçesini hem de akvaryumu ziyaret etmek isterseniz, birleşik biletler erişkin başına 34 Euro (ortalama 38 $) ve çocuk başına 25 Euro (ortalama 28 $) karşılığında mevcuttur.
Hamburg gezilecek bölgeler listesine ekleyebileceğiniz daha fazlaca sayıda çekicilik merkezi var. Fakat bu 10 yer, Hamburg’un en meşhur bölgeleri olduğundan gezinize ilk olarak bu sıralama ile başlayın derim. Ek olarak daha detaylı bir Hamburg gezisi için https://gezilecekyerler-listesi.com/ adlı siteye göz atabilirsiniz.
Yoruma kapalı.